Aile mahkemelerinde yargılama nasıl olmaktadır? Her mahkemenin yargılama usulü farklılık gösterebilir. Aile mahkemesindeki yargılama usulü de, yazılı yargılama olmaktadır. Bunun en temel nedeni de, dava süreci başlarken mahkemeye sunulan dilekçe ve sonrasında taraflar arasında gerçekleşen karşılıklı cevap dilekçeleridir. Süreç içerisinde cevap dilekçelerinin sonrasında mahkemeye; Delil dilekçesi, şahitler dilekçesi vb. pek çok yazılı dilekçe sunulmaktadır.
Aile mahkemelerinde; Boşanma, nafaka, velayet, nişanın bozulması, maddi ve manevi tazminat, babalık davası, soy bağının reddi davası, çocuğa dair davalar, kadına şiddete dair davalar ve diğer aileyi kapsayan davalar yer almaktadır.
Kanunlarımıza göre; Aile mahkemelerinde yargılama kapsamında yer alan davalar için, avukatla çalışma zorunluluğu yoktur. Fakat görülmektedir ki, avukatsız şekilde ilerletilen bu dava türlerinde kişiler sıklıkla hak kaybı yaşamaktadır.
4787 Sayılı Kanun
4784 Kanun maddesinin içeriği, Aile mahkemelerinin kuruluşunu kapsamaktadır. 18 Ocak 2003 tarihli resmi gazetede yayınlanan bildirge ile birlikte, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun yürürlüğe girmiştir.
Aile Mahkemesi Yargılama Usulü
Aile mahkemesinin yargılama usulünün neden yazılı şekilde olduğunu, yazımızın giriş kısmında belirtmiştik. Taraflar arasında gerçekleşen karşılıklı dilekçe yazma kısmı sonrasında, dava ön inceleme duruşması olarak başlar. Bu ilk duruşmada hâkim tarafların sözlü yargılanmasına da başlamış olur. Duruşmalar devam ederken, davanın konusuna göre; Delil incelemesi, bilirkişi incelemesi, şahit dinlenmesi vb. işlemler gerçekleşir.
Dava devam ederken sözlü yargılama sürecinde de, mahkemeye gerekli evraklar ve dilekçeler sunulur. Bu dilekçeler konuya dair anlatımlar olabileceği gibi, mahkemenin vermiş olduğu karara itirazlar şeklinde de olabilir.
Aile Mahkemesi Kararları
Aile mahkemelerinde yargılama sonrasında, dava konusu hakkında bir karar verilir. Mahkemenin konuyla ilgili olarak vermiş olduğu karara, tarafların itiraz etme hakkı bulunmaktadır. Fakat bu konuda dikkat edilmesi gereken zamanaşımı süresi olmaktadır. Karara itiraz edilmesi için, her davanın farklı bir zamanaşımı süresi olur ve süresi içerisinde yapılmayan itirazlar, ilerleyen süreçte yapılamaz. Çünkü zamanında yapılmayan her itiraz, kararın kabul edildiğini göstermektedir.
Mahkeme karar açıklamasını yaptıktan sonra, itiraz süresinin sona ermesi beklenir. İtiraz süresi de bittikten sonra karar kesinleşir. Bunun sonrasında da itiraz hakkı sona ermiş olur.
Aile Mahkemesi Ne Demek
Aile mahkemesi; Aile ve aileye dair olan konuların, çocuğa yönelik konuların, kadına şiddete yönelik konuların davaların bakıldığı mahkeme demektir. Her dava konusunun mahkemesi farklı olmaktadır ve bu nedenle de dava süreçleri farklı mahkemelerde başlatılmalıdır. Örneğin; Mirasçı sıfatıyla yer aldığınız bir konuda, haksızlığa uğradığınızı düşünüyorsanız aile mahkemesine değil, konu ile ilgili olan mahkemeye başvuru yapmanız gerekir. Aksi olan durumda davanız yanlış işlem nedeniyle reddedilir. Bu durumda vakit ve hak kaybı yaşamanıza sebep olur.
Aile mahkemelerinde yargılama kapsamı ve aile hukuku davaları hakkında detaylı görüşme yapmak için, internet sayfamızda yer alan iletişim bilgilerinden faydalanarak hukuk büromuzla iletişime geçebilir ve danışmanlık randevusu talep edebilirsiniz.
0