icra ve iflas hukuku

İcra ve İflas Hukuku

İcra ve iflas hukuku içeriğindeki kapsamlardan dolayı, Türk Medeni Hukukunda da oldukça geniş bir yere sahip olmaktadır. Özel hukuk ilişkisinden oluşan ve yükümlüsü tarafından kendi isteği ile yerine getirilmeyen borçların Devlet gücüyle yerine getirilmesini konu almaktadır.

Türk Medeni Hukukunda, istisnai birkaç düzenleme dışında, kendiliğinden hak almak yasaktır. Bu nedenle, hakkına kavuşmayan alacaklı, borçludan zor kullanarak hakkını alamaz ve Devletten yardım alır. Devletin sağlayacağı yardım ise alacaklının ya doğrudan dava açmasıyla ya da takip yapmasıyla başlar. İcra ve iflas hukuku kapsamına göre; alacaklının dava açmasıyla Devletin sağladığı hukuksal yardım kural olarak, medeni usul hukukunun konusuna girer. Alacaklının icra dairelerine başvurarak borçlu aleyhine takip yapmasıyla sağlanan hukuksal yardım ise takip hukukuna girer.

İcra ve İflas Hukuku Kapsamı

İcra ve iflas hukuku kapsamı incelenirken, bölümlere ayırarak incelemek mümkündür. Bunlarla ilgili konu başlıklarını belirtecek olursak;

  • İcra Hukuku
  • Haciz yoluyla takip
  • İlamsız takip
  • Genel haciz yoluyla takip
  • Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip
  • Kiralanan taşınmazların tahliyesi
  • İlamlı takip
  • İlamların icrası
  • Rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip
  • İhtiyati haciz
  • İflas hukuku
  • İflas yoluyla takip
  • Takipli iflas
  • Takipsiz (Doğrudan) iflas
  • İflasın ertelenmesi
  • İflas tasfiyesi
  • İflas yasaklarından kurtulma yolları
  • Konkordato Hukuku
  • Adi konkordato
  • İflas dışı konkordato
  • İflas içi konkordato
  • İcra ve iflasın suçları

İcra Mahkemesi

İcra mahkemesi, icra ve iflas hukuku dâhilinde yaşanılan sorunlarda görevlidir, sınırlı inceleme yetkisine sahip olan, tek yargıçlı, özel görevli, ilk derece olan mahkemedir. Her asliye mahkemesinin yargı çevresi içerisinde icra mahkemesinin bulundurulması Kanun koyucu tarafından öngörülmüştür. Fakat ayrı bir icra mahkemesi kurulmamış olan yerlerde bu mahkemelerin görev alanına giren dava işlere o yerdeki asliye hukuk mahkemesi bakmakla yükümlüdür.

İcra mahkemesinde esas olarak belgeler yer alır. Haklı ve haksız olan durumlar belgelerle ispat edilmelidir. Bu nedenle istihkak davaları, İİY’nin 89/4 ile ihalenin feshine ilişkin kararlar dışında, icra mahkemelerinin kararları maddi anlamda kesin hüküm oluşturmaz. Bunun sonucu olarak (belirtilen 3 istisnai durum dışında) icra mahkemesinde karara bağlanan bir konu daha sonra genel mahkemelerde yeniden dava konusu yapılabilir.

İcra ve iflas hukuku konu başlıklı yazımıza devam ederken, iş bu mahkemenin görevleri hakkında bilgi vererek devam edeceğiz.

İcra Mahkemesinin Görevleri

İcra mahkemesinin görevleri nelerdir sorusunun yanıtını maddeler halinde belirtecek olursak;

  • İcra dairelerinin işlemlerine karşı olarak yapılan itiraz ve şikâyetlerin kaldırılması istemlerini karara bağlamak
  • Hacizde ve iflasta istihkak davalarını incelemek
  • İstihkak davasına karşı dava olarak açılan iptal davasına bakmak
  • Şikâyet yolu ile gelen ihalenin feshi istemlerini incelemek
  • Takibin iptal ve talikine karar vermek
  • Kıymet takdirine ilişkin şikâyet
  • İpotekli alacaklının borcu almaktan ve ipoteği çözmekten kaçınması halinde ipotek kaydının terkinin istemi
  • Vergi dairesince yapılan taşınmaz ihalesinin feshine yönelik şikâyetleri incelemek
  • İcra ve iflas alanında yer alan suçları inceleyerek Kanun koyucunun belirlediği şekilde cezasını onamak
  • Yasada belirtilen diğer işlemleri yapmak

Genel Haciz Yoluyla Takip

Genel haciz yoluyla takip, para ve teminat alacakları için başvurulabilen ve takibin başlaması için herhangi bir belgeye ya da ispat aracına gereksinim olmayan ilamsız takip yoludur. Bu takip şekli, genel bir takip yoludur. Bu nedenle, diğer koşulları taşımak kaydıyla;

  • Kambiyo senedine
  • İlama
  • İlan niteliğinde bir belgeye bağlı alacak içinde eğer istenirse bu belgelere özgü takip yollarına değil de doğrudan genel haciz yoluyla takibe başvurulabilir. Fakat kambiyo senedine, ilama ya da ilam niteliğinde belgeye bağlı olmayan veya rehinle de güvence altına alınmayan para ve teminat alacakları için başvurulacak tek yol, genel haciz yoluyla takiptir.

İcra ve iflas hukuku kapsamına göre; bu haciz sadece para ve teminat alacakları için öngörülmüştür. Yani para ve teminat alacakları dışındaki alacaklar için genel haciz yoluyla takip yapılamaz. Bu alacaklar için ilamlı icra yoluyla takip yapılması gerekir. Bu takip yolu ile haciz yapılması için, alacağın rehinle güvence altına alınmamış olması gerekir. Rehinle güvence altına alınmayan alacaklara adi alacaklar denildiği için bu haciz yoluna adi haciz yoluyla takip de denilmektedir.

İcra ve iflas hukuku davalarınız hakkında, danışmanlık ve avukatlık hizmeti almak için, Avcılar Avukat ile iletişime geçebilirsiniz.