TİCARET VE ŞİRKETLER AVUKATI

Ticaret ve Şirket Hukuku için birden fazla kıstas getirerek ticari bir işletmenin var olabilmesi için hangi koşullara uyması gerektiğini tanımlamıştır. TTK m. 11’e göre “Bir işletme, gelir sağlama hedefi sahibi olmalı, devamlılık ilkesi üzerine faaliyet göstermeli ve belirli bir etkinlik çapını aşmış olması gerekir.” Gelir sağlama hedefinden kasıt, işletmenin gelir sağlıyor olması ya da zarar etmiyor olması değildir; önemli olan işletmenin aktif bir biçimde gelir elde etme amacı hedefliyor olmasıdır. Devamlılık ise süreklilik ilkesini temsil eder ve dönemsel ya da periyodik çalışan işletmeler de ticari işletme niteliği taşımaya devam eder.

Avcılar Ticaret ve Şirket Hukuku Avukatı olarak 1 Temmuz 2012’de yürürlüğe giren Yeni Ticaret Kanununun getirdiği yenilikler ve yükümlülükler konusunda müvekkillerimizi bilgilendirmekle birlikte şirketlerin Yeni Ticaret Kanununa uygun duruma getirilmesi konularında Avcılar Avukat Merve Arı müvekkillerine danışmanlık vermektedir.

Avcılar Ticaret ve Şirketler Hukuku Avukatı

Ticaret ve Şirketler Hukuku tacirler arasında ki ilişkileri düzenlediğinden tacirle arasında doğabilecek her türlü hukuki itilaf ticaret ve şirketler hukukunu ilgilendirmektedir.

Avcılar Ticaret ve Şirketler Hukuku Avukatı olarak faaliyet gösterdiğimiz alanlardan biri olan Ticaret ve Şirket Hukuku alanında şirketlerin iç ilişkilerinden doğan uyuşmazlıkları, şirket devralma ve birleşmeye ilişkin sözleşmelerin başvuruların yapılması, haksız rekabete ilişkin davalar, ticari sözleşmelerin sonucu oluşan davalar vb. ticaret ve şirket hukuku davalarına bakılmaktadır.

Ticaret ve Şirketler Hukuku kendi içinde 4 bölümden oluşmaktadır. Bunları sıralayacak olursak;

1-) Kıymetli Evrak Hukuku

2-) Sigorta Hukuku

3-) Deniz Ticareti Hukuku

4-) Kara Taşıma Hukuku

Avukat olarak yerli ve yabancı ticari işletme, şirketlerin kuruluşundan devredilmesine, mal varlıklarının tasfiyesine kadar olan süreçte geniş bir bilgi dağarcığımız bulunmaktadır.

Avukat

TTK m. 557’e göre; “Kıymetli evrak öyle senetlerdir ki bunlarda mündemiç olan hak senetten ayrı olarak dermeyan edilemediği gibi başkalarına da devredilemez”. Görüldüğü gibi kıymetli evrakın unsurlarının “senet olması”, “senetteki hakkın senetle iç içe geçmişliği” ve “bu hakkın senetten ayrı devredilememesi ve ileri sürülememesi” olduğu kolayca görülmektedir.

Kıymetli evrakta, özellikle kambiyo senetlerinde her imzanın el yazısı ile olması zorunludur. Damga, kalıp, parmak basmak suretiyle bir kambiyo senedi düzenlenemez. Ancak, özellikle seri durumda çıkarılan bazı kıymetli evrak türlerinde damga veya mühür de kullanılabilir.

Avukat olarak görevini sürdüren Av. Merve Arı, Ticaret ve Şirketler Hukuku alanında şirket incelemelerini yaparak firmaların eksik olduğu konuları ve sonuca göre ihtiyaçlarını belirleyerek raporlandırmaktadır.

0

Yorum Gönder