ziynet alacağı davası

Ziynet Alacağı Davası

Ziynet alacağı davası, boşanma davası ile talep edilebilir ya da sonradan ayrı bir dava olarak görülebilir. Davayı açan taraf, ziynet eşyalarının varlığını ve kendisinde kalmadığını ispat etmelidir.

Düğünde kadına takılan tüm ziynet eşyaları kadına aittir. Ziynet eşyalarını hangi tarafın taktığının bir önemi yoktur.

Düğün Takıları Kime Aittir ?

Düğün esnasında hangi eşe takılırsa takılsın, tüm takılar kadına aittir. Erkeğe takılan takılardan sadece erkeğin kullanımına özgü olabilecek nitelikte olanlar (Örneğin, erkek kol saati) erkeğe aittir. Düğünde takılan diğer tüm takılar; hangi eşe kim tarafından takıldığına bakılmaksızın kadına verilmektedir.

Kural olarak düğün sırasında takılan ziynet eşyaları, kim tarafından, kime takılırsa takılsın, kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı sayılır. Ne var ki mahkemece; tarafların düğünlerinde damada takılan 1 adet bilezik , 4 adet yarım altın, 47 adet çeyrek altın damada ait olduğu kabul edilerek sadece kadına takılan altınlar yönünden kabul kararı verilmiştir. O halde mahkemece yapılacak iş; hükme esas alınan bilirkişi raporunda, düğün sırasında geline ve damada takıldığı tespit edilen tüm takılar yönünden kadının açtığı davanın kabulüne karar verilmesi olmalıdır (Y3HD-K.2015/17417)

Erkeğin Ziynet Eşyalarında Hakkı Var mı

Yargıtay kararlarında, erkeğe takılan ziynetin, yerel örf ve âdete göre erkeğin olduğunun kanıtlanması halinde kendisine ait olacağı belirtilmektedir. Ziynet alacağı davası yargıtay;

(Yargıtay 2. H.D. 1995/10121 E, 1995/1061 K, 26.10.1995 T) göre; Tarafların oturdukları bölgede, düğünde kim tarafında takılmış olursa olsun, takılan ziynet eşyalarının geline ait olduğu kabule elverişli, istisnasız herkes tarafından uyulan, istikrar kazanmış, örf ve âdet varsa, kadını hukuki hamil kabul etmek gerekir. Eksik tahkikatla, kocanın üzerine takılan eşyanın kocaya ait kabulü ile kadından istirdadına karar vermek isabetsizdir.

Yargıtay’ın bu yöndeki kararlarına göre, teorik olarak erkeğin de düğünde kendisine takılan ziynetlerin iadesi için dava açması yönünde hukuki engel bulunmamaktadır. Bu tür bir davada asıl sorun örf ve âdetin bu yönde olduğunun kanıtlanması ve hâkimin kararıdır.

Yargıtay, düğünde takılan ziynetler için “kadının kişisel eşyasıdır” şeklinde hukuki olarak açıklık getirirken, erkeğe takılan ziynetler konusunda bulunulan bölgenin örf, âdet ve hâkimin takdir ve yetkisini ön görmektedir.

Ziynet Davasında Harç Nasıl Belirlenir

Ziynet eşyaları boşanmanın eki niteliğinde olmamaktadır. Bu sebeple ziynet eşyaları peşin ve nisbi harca tabii tutulmaktadır. Ziynet alacağı davasında, ziynetlerin değeri üzerinden harç hesaplaması yapılmaktadır.

Ziynet Eşyalarının İadesi Davası Nasıl Açılır

Türk Medeni Kanunu’nun 4787 sayılı maddesi gereğince; Ziynet Eşyalarının İadesi Davalarında Aile Mahkemeleri yetkili olan kurumdur.

Ziynet alacağı davası için mal rejimi davasının sona ermesine gerek yoktur.

Harcanmış Ziynet Eşyaları Nasıl Tahsil Edilir

Boşanma sürecinde karşı taraftan talep edilen ziynet eşyaları bazı durumlarda erkek tarafından bozdurulmuş olup yatırım, iş vb. durumlar için kullanılmış olabilmektedir. Bu gibi durumlarda kullanılan takıların değeri hesaplanarak geri istenilir.

Evlilikte Alınan Ziynetler Kime Aittir

Evlilik birliğinin devamı içerisinde alınan altınlar kişinin diğer tarafa yapmış olduğu bağış olarak kabul edilmektedir.

Ziynet alacağı davasında davacı, ziynet eşyalarının isteği dışında elinden alınması sonucu dava açabilmektedir. Bu dava eşe açılabileceği gibi 3. Kişiye açılabilmektedir. Fakat 3. Kişiye dava açılabilmesi için 3. Kişinin karı koca ile birlikte yaşıyor olması, dava konusu ziynet eşyaları hakkında muaraza çıkarması ya da sorumlu olduğuna ilişkin bir delil bulunması gerekmektedir.

Erkek, Hediyelerini Kadından İsteyebilir mi

Erkek, bağışlamış olduğu ziynetlere yönelik Borçlar Kanunu 295 ve devamındaki maddelerde belirtilen durumların olması halinde kadına bağışlamadan rücu davası açabilmektedir.

Borçlar Kanunu 295 Maddesine Göre; “Bağışlayan, belirtilen durumlardan biri gerçekleşmiş ise, elden bağışlamayı ya da yerine getirdiği bağışlama sözünü geri alabilir ve bağışlananın istem tarihindeki zenginleşmesi ölçüsünde, bağışlama konusunun iadesini isteyebilir”.

Bu durumları inceleyecek olursak;

*Bağışlanan, bağışlayana veya yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemiş ise,

*Bağışlanan, bağışlayana veya onun ailesinden bir kimseye karşı kanundan doğan yükümlülüklerine önemli ölçüde aykırı davranmışsa,

*Bağışlanan, yüklemeli bağışlamada haklı bir sebep olmaksızın yüklemeyi yerine getirmemişse.

Koca tarafından açılacak olan bu davada genel ispat kuralları uygulanır. Hak düşürücü süre olan 1 sene boşanmanın kesinleşmesinden itibaren başlamaktadır.

Ziynet alacağı davası ile ilgili bilgi almak için Avcılar Avukat ile iletişime geçebilirsiniz.

0

Related Posts

Yorum Gönder