Ceza davalarında istinaf süresi hakkında bilgi edinilmesi taraflar açısından oldukça önemlidir. Yerel mahkemenin vermiş olduğu karara davalı veya davacı taraf fark emeksizin itiraz edilebilir. Fakat itiraz hakkının kullanılabilmesi için bazı temel kurallara da uyum sağlanması gerekir. Ayrıca belirtmemiz gerekir ki; süreçte tarafı temsil eden vekil avukatı varsa, talep üzerine bu konuda da vekil avukat işlem yapabilir.
Ceza davasındaki istinaf süresi, 5271 sayılı CMK içeriğinde düzenlenmiştir. Bu madde içeriğine göre; istinaf süresi ceza davalarında 7 gün olmaktadır. Süre, kararın sanığa ya da müdafisine usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi ile başlar.
Tebliğin yapıldığı gün süreden sayılmaz yani süre tebliğin ertesi günü başlar. Sürenin sona erdiği tarihte 7.günün mesai bitimidir. Sürenin sonu hafta sonu ya da resmi tatile denk gelirse bir sonraki iş günü bitiş tarihi konusunda esas alınır.
Ceza Davası İstinaf Mahkemesi
Ceza davalarında istinaf süresi oldukça önemli bir konudur. Fakat konuya dair farklı detaylarında bilinmesi gerekir. Yazımızın bu alanında farklı bilgi içeriklerine değineceğiz. İstinaf için talep edilen başvuru, kararı vermiş olan ilk derece yerel mahkemeye yapılır.
İstinaf başvurusu dilekçe eşliğinde olmalıdır ve dilekçe içeriğinde;
- Kararın hukuka aykırılık unsurları
- Hangi yönlerin yeniden değerlendirilmesinin istenildiği
- Hukuka uygun olan delillerin yeniden incelenmesi
- Talep edilen sonuç vb. diğer bilgilere hukuka uygun şekilde yer verilmelidir.
Ceza davalarındaki istinaf konusunda bilinmesi gereken bir konuda, her koşulda başvuru yapılamayacağıdır. Bazı etkenlerde istinafa başvuru yapılmasının yolu kapatılmıştır. Bunlara örnek verecek olursak;
- 15 sene ve daha fazlası hapis cezası verilmiş olan davalarda istinafa başvuru yapılmaz. Bunun yerine bir üst mahkeme olan Yargıtay’a başvuru yapılır
- Adli para cezası ve 500 günden az hapis cezaları gibi daha küçük kapsamlı cezalarda, cezanın mahiyet durumuna uygun olarak doğrudan kesinleşme yapılabilir.
Ceza davalarında istinaf süresi, sadece kanuni bir hakkın kullanılması değildir. Bunun yanı sıra kişinin özgürlük alanı, adalete erişim sağlanması vb. açılardan da oldukça önemlidir. Tüm bu sebeplerden dolayı da süre önem teşkil eder. Çünkü süresi içinde istinafa başvuru yapılmazsa, karar kabul edilmiş sayılır ve sonrasında yapılması istenilen başvuru olursa kabul edilmez.
0