Tüketici hukuku tanımından bahsedecek olursak, tüketiciyi sağlık, güvenlik ve ekonomik açıdan korumak amacı olduğunu söyleyebiliriz. Bununla birlikte tüketici hukuku amaçları çerçevesinde bahsi geçen çıkarları koruyucu, aydınlatıcı, eğitici ve tazmin edici önlemlerin alınması ve tüketicinin kendini korumak adına başvurabileceği girişimleri özendirici faaliyetlerde bulundurması da yer almaktadır. Tüketici hukuku, tüketici hakları ile doğrudan ilişkili olmakla birlikte bu konulara yönelik politikaların geliştirilmesinde gönüllü örgütlenmeyi de teşvik etmeyi amaçlamaktadır.
Tüketici Hukuku Avukatı, tüketici hukuku alanında uzman ekibi ile genel dava ve danışmanlık hizmetleri veriyor. Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, Borçlar Kanunu, Ticaret Kanunu vb. ilgili yönetmelikler alanına giren konuların, Tüketici Hakem ve Heyeti ve Tüketici Mahkemelerinde görülen ihtilaflı hususların çözümünde hizmet vermekteyiz.
Tüketici Hukuku Avukatı
Tüketici hukuku mahkemeleri yetki alanlarına baktığımız zaman Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunu’nun 23/3 maddesi çerçevesinde tüketicinin ikametgahının bulunduğu mahkeme, yetki mahkeme olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir diğer yandan herhangi bir taşınmazın aynısına ilişkin yürütülen davalarda HMK 12. Maddesi gereğince taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili olur ve tüketici ikametgahında dava açamaz. Tüketici dernek ve örgütleri, tüketici sözleşmesinde taraf olan satıcılar, imalatçılar ve bayiiler, acente ve bankalar başta olmak üzere tüketici sıfatını taşıyan herkesin dava açma hakkı bulunur. 4077 sayılı kanuna göre tüketici örgütlerine ve tüketici derneklerine tanınmış olan dava açma hakkı, 6100 sayılı HMK’nın 113. Maddesinde “Topluluk Davası” olarak nitelendirmiş ve kanundaki yerini almıştır.
Tüketici Hukuku Avukatı olarak Av. Merve Arı yeni ve gelişmekte olan tüketici hukuku kanunu ile ilgili bütün yeni gelişme ve kanunları yakından takip etmekte müvekkillerini en iyi şekilde yönlendirmektedir.
Avukat
Kullanım amacı bakımından değerini veya beklenilen faydayı azaltan ya da tamamen ortadan kaldıran eksikliklerde malın ayıplı mal olarak değerlendirilmesi sonucu doğurur. Açık ayıp taşıyan bir mal aldığınız zaman malın size teslim tarihinde veya hizmetin ifa edildiği tarihten itibaren 30 gün içerisinde satıcıya durumu bildirmeniz gerekmektedir. Gizli ayıp taşıyan bir mal ya da hizmet aldığınızda söz konusu malın teslim tarihinden itibaren veya verildiği andan itibaren en fazla 2 yıl içinde malı satın aldığınız kişiye karşı haklarınızı kullanma şansınız vardır. Eğer mal taşınmaz ise bu süre maksimum 5 yıldır.
Büyükçekmece Avukat sizlere tüketici haklarından doğan uyuşmazlıklar, ayıplı mal, ayıplı hizmet gibi konularda, garanti sürecinde arızalanan ya da bozulan ürünlerin sözleşmeleri, haksız şartlar gibi konularda destek sağlamaktadır.
Detaylı bilgi için Avukatı olan Av.Merve Arı’ya iletişim bilgilerinden ulaşabilirsiniz.
0